“Gençlerle Buluşma” seminerleri çerçevesinde İnegöllü öğrencilerle bir araya gelen Tiyatrocu Yazar Yaşar Alptekin önemli nasihatlerde bulundu. 

TEKNOLOJİNİN ZARARLI YÖNLERİNE DİKKAT EDİLMELİ

Saat 13.00’da Saime Sultan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde düzenlenen seminer öncesinde bir konuşma yapan İlçe Milli Eğitim Müdürü Fatih Bilican, “Çok değerli hocamız Yaşar bey, güzel bilgi ve tecrübelerini öğrencilerimizle paylaşıyorlar. Çağımız iletişim ve teknoloji çağı ama bu iletişimin, teknolojinin, bilginin faydalarının yanında zararlı yönleri de fazla. Birçok gencimiz maalesef bu faydalı olan iletişim araçlarının zararlı akımına kapılıyor. Diğer zararlı bağımlılıklar gibi kendilerini kaptırıyorlar. Bu ve benzeri gençlerimizi esir alan, faydadan çok zarar veren konular üzerine bilgi, birikim ve tecrübelerini sizinle paylaşacaklar. Bu imkânı sunan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

ÖNEMLİ OLAN KALBİ VE GÖNLÜ DOYURMAKTIR

Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Benim de evlatlarım var. Yaşar Alptekin eskiden mankenlik yapıyordu. Yaşar Alptekin o şaşalı hayatı bir süre sonra terk etti çünkü bu hayat onu yoruyordu. Parayla ilgili, dostlarıyla ilgili bir problemi yoktu. Yemek yersin karnın doyar, cebine para koyarsın elin doyar lakin kafayı doyurmak çok zordur. Ruhun gıdası maneviyattır. Biz Yaşar beyi daha önce misafir ettik, söyleşi yaptık. Liseli gençlerle buluşmasını istirham ettim. Yaşadığı hayattan örnek vermesini, aileden örnek vermesini istedim. Hepinize hedeflerinizi sorsak çok iyi hedefleriniz vardır. Hiç kimse terörist olacağım, hırsız olacağım, önüme geleni dolandıracağım demez. Hayata dair çok güzel hayalleriniz var. Anne-baba olacaksınız, bir işiniz olacak, prestijli bir hayatınız olsun istiyorsunuz güzel bir eviniz ve arabanız olsun, maddi anlamda belirli kazanımlarınız olsun istersiniz ama bunları elde ederken muhakkak geçireceğiniz süreçler vardır. Çok gayretli ve çalışkan olmanız gerekiyor. Hayatta sadece üniversite okunarak mutlu olunmuyor. Hayatta sadece belediye başkanı olarak, mühendis olarak, öğretmen olarak, doktor olarak mutlu olunmuyor. Karın doyuyor, cep doyuyor ama beyin ve kalp zor doyuyor. Mesele kalbi ve beyni doyurmak, buraları doyuracak formülleri bulabilmektir. Ben bilgisayarı 22 yaşında tanıdım. Şimdi çok çılgın bir dönemde yaşıyoruz. Teknolojinin, imkânların çıldırdığı, bir senenin öbür seneyi tutmadığı bir dönemde yaşıyoruz. Hepiniz çok değerlisiniz, çok önemlisiniz. Biz bu sokakları altından döşeyelim asla kıymeti yok. Kalbi ve beyni doyuramazsak gerçekten sıkıntı olur. Hayallere ulaşmak için çok çalışmak lazım, çok dikkatli olmak lazım. Ciddi tehlikeler var. Aileler çocuklarının önlerine çizgifilm açarak onları uyutuyorlar. Ekmeğe, suya hiçbir şeye ihtiyaç yok, çocuk kilitlenip kalıyor. O bizi doyuran, ikna eden teknoloji harikaları birçok şeyi de bizden alıyor. Artık sohbet etmiyoruz ‘Slm’ selam diyoruz, ‘Nbr’ naber diyoruz. Toplumda ilişkiler dibe vurdu. Arkadaşlıklar neredeyse sıfıra düştü. Yaşar kardeşimiz 10 lisede program yaparak gençlerle buluşacak, soruları yanıtlayacak. Tek heyecanımız sizlersiniz. Siz, İnegöl’ün ve Türkiye’nin geleceğisiniz. Eskiden sanki daha huzurluyduk. Aynı şeyleri bize, bizden önceki büyüklerimiz anlatıyorlardı. Lisede hocalarım anlatırken ‘Bu herif uzaydan mı gelmiş?’ diyorduk. Bir gün anne-baba olunca, hayatın acı gerçekleriyle karşı karşıya kalınca hocalarımızın ne demek istediklerini anladım. Hayatta keşke yok. Hemen yepyeni bir sayfa açın. Bizim lisede bir ağabeyimiz vardı, hep 6-7 tane zayıfları vardı. Kendisi İTÜ Endüstri Mühendisliğini bitirdi, şuan bir şirketin 20 küsur bin TL ile üst düzey yöneticiliğini yapıyor. İnegöl’de kamuda 20 küsur bin TL alan bir Allah’ın kulu yoktur. Keşke yok, ben yapamam yok. Karalı sayfayı kapatıp yepyeni bir sayfa açın” şeklinde konuştu.

“DOĞUM TARİHİM NAMAZA BAŞLAMA TARİHİMDİR”

Konferansta yaptığı konuşmada hayatının büyük bir bölümünü boş geçirdiğini ifade eden Yaşar Alptekin, “Benim doğum tarihim namaza başlama tarihim” dedi. Namazsız geçen yıllarını yaşanmış saymadığını belirten Yaşar Alptekin, “Cenab-ı Allah, bizlere bu dünyada sayılamayacak kadar çok nimet vermiş. Bizler de Allah'ımıza namaz kılarak şükretmeliyiz. Bizlerin namaz kılmaya çok ama çok ihtiyacı var. Çünkü ahirette bize sorulacak ilk soru ‘Namaz kılıyor muydun?’ sorusu olacaktır. Bakınız, namaz iki kişiye farz değildir bunlardan birisi deliler, diğeri de ölülerdir” dedi.

“SÖZDE DEĞİL ÖZDE MÜSLÜMAN OLMALIYIZ”

İnsanların, sözde değil özde Müslüman olması gerektiğini belirten Alptekin, "Kime sorsak elhamdülillah Müslümanım diyor. Ama Müslümanlığın şartlarını yerine getiriyor muyuz acaba? Bugün gençlerimiz İslamiyet’i tıpkı paket program gibi algılıyorlar ve hayatı boş veriyorlar. Oysa zararın neresinden dönülürse kârdır. Bir an önce tövbe etmeli ve namazımıza başlamalıyız” şeklinde konuştu.

“ANNENİZE VEREBİLECEĞİNİZ EN GÜZEL HEDİYE NAMAZDIR”

Anne ve babaların hayatta iken kıymetinin bilinmesi gerektiğini vurgulayan Alptekin, “Bizlerin cennete gidebilmesi için anne ve babalarımızın dualarına ihtiyacımız var. Onların hayır duasını alalım. Evinde yaşlı anne ve babasına merhamet gösteren insana Cenab-ı Allah da merhamet gösterir. Şunu unutmayalım ki bir Müslüman’ın annesine verebileceği en güzel hediye namaza başlamaktır” diye konuştu.

“GENÇLİĞİNİZİN KIYMETİNİ BİLİN”

Gençlerin gençliklerini boş heba etmemelerini isteyen Alptekin, “Gençliğinizin kıymetini bilin, bugün sizlere hoş gelen boş günleriniz yarın sizlere lazım olacak ama iş işten geçmiş olacak. Geleceğimiz siz gençlere emanet edilmişse o zaman lütfen zamanınızı internette sörf ederek geçirmek yerine anne-babanıza ve ülkenize hayırlı evlat olmak için çalışıp çabalayın” ifadelerini kullandı.

KÖTÜ ALIŞKANLIKLAR “BİR KEREDEN BİRŞEY OLMAZ” SÖZÜYLE BAŞLAR

Gençlerin arkadaş seçme konusunda da dikkatli olmasını isteyen Alptekin, “Anne ve babanızın arkadaş konusundaki tavsiyelerine mutlaka uyun. Anne ve babanız size biriyle görüşmemenizi istiyorsa bilin ki bir bildikleri vardır. Eğer sözünü dinlemezseniz bunun bedelini ağır ödersiniz. Arkadaşlar arasında kötü alışkanlıklar ‘Bir kereden bir şey olmaz’ cümlesiyle başlar. Bir kere o cümleyi derseniz işte felaketin içine düşmüşsünüz demektir. Sizlere bu cümleyi söyleten de ezberleten de arkadaş çevrenizdir. Onun için düzgün arkadaş seçin ve sizi felakete götürecek ortamlardan uzak durun” açıklamalarında bulundu.