Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Irak ve Suriye tezkerelerine ilişkin, "İki tezkereyi birleştirmek suretiyle bütün tehditleri, riskleri ele alan bütün tedbirleri ele alan bir metin üzerinde çalıştık. TBMM’ye gönderilmiştir. Kapsamlı bir çalışma yaptık" dedi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "Bugün Genelkurmay Başkanımız birlikte bazı kuvvet komutanlarıyla Bakanlar Kurulu’na sunum yapmak üzere geldiler. Yararlı da oldu. Bu belki ilk defa oluyor. Bazı arkadaşlarımız Sayın Başbuğ döneminde de böyle bir sunumun yapıldığından bahsettiler. Bir zamanlama belki yarın açılacak meclisimizin ve ertesi gün yapılacak tezkereyle bağlantılı olduğu düşünülebilir. Sayın Başbakanımız kapsamlı brifingler alacaktı. Bazı konular üzerinde eylem planı hazırlanması ve hayata geçirilmesi talimatı vermişti. Genelkurmay Başkanımız belli görevler üstlenmiştir, Sayın Başbakanımızın Genelkurmay’a ziyareti öncesinde bilgi verilmesi uygun görüldü. Yılda en az bir kere Genelkurmay Başkanımız Bakanlar Kurulu’na bilgi verecektir, ihtiyaç görüldüğünde bu daha da fazla olacaktır" dedi.
Güneyde yaşanan bazı olayların bugünü ve geleceği konusunda Genelkurmay Başkanı Özel’in perspektifini görme imkanı bulduklarını anlatan Arınç, "Merkez Bankası senede iki defa Bakanlar Kurulu’na sunumda bulunmak ihtiyacı duyuyor. Genelkurmay Başkanımızdan TSK ile ilgili kapsamlı brifing almayı bugün kararlaştırmış olduk" diye konuştu.
Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine ilişkin kanunun 6 maddelik bir kanun olduğunu belirten Arınç, "Bununla ilgili Bakanlar Kurulu kararı çıkarılması çalışması yapılmıştır, imzalanmıştır, Tahmin ediyorum ki bu akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Resmi Gazete’de yayınlanacaktır" şeklinde konuştu.
Arınç, çözüm sürecinin yürütüleceği siyasi alana, kurum ve aktörlere yönelik çalışmalar, ekonomik programlar, güvenlik ve silahsızlaştırma, diyalog, eve dönüşler, sosyal yaşama katılım ve uyum çalışmaları, rehabilitasyon çalışmaları başlığı altında kapsayıcı bir çalışma ortaya konduğunu ifade etti.
Çözüm süreci işleyişinde eylem planları ve uygulamaya dair raporların Çözüm Süreci Kurulu’na sunulacağını anlatan Arınç, "Bununla yapmak istediğimiz şey kanunun gerekçesinde ve Meclis’teki görüşmelerde açıkça ortaya konmuştur, Türkiye’nin kronik sorunu olan terörü sona erdirmek. Çözüm süreci dediğimiz, bundan sonraki aşamaların kanun çerçevesinde yürütülmesi, komisyon ve kurulların çalışmalarını kanun çerçevesinde yürüteceği belli oldu" şeklinde konuştu.
“HÜKÜMETİMİZ ÇÖZÜM SÜRECİNİN BAŞARIYA ULAŞMASI KONUSUNDA BÜTÜN ÇABASINI ORTAYA KOYMUŞTUR”
Kamuoyunda ’çözüm süreci bitti’ yönünde tartışmaların olduğunu hatırlatan Arınç, "Bunlar belli bir sebeple ortaya konmaktadır. Hükümetimiz çözüm sürecinin başarıya ulaşması konusunda bütün çabasını ortaya koymuştur. Kamu güvenliğinin bozulmasına hiçbir zaman izin ve imkan vermeyeceğiz. Üzerinde bir aydan bu yana çalışılmakta olan metinler bir araya intikal etmekteydi, bugün veya yarın bu konu üzerinde çalışma usul ve esaslarını en güzel şekliyle okuyacak kamuoyu" ifadelerini kullandı.
Arınç, "Bundan sonra TBMM’de 2 Ekim’de bir yıl süreleri verilen Ekim ayı içinde süresi bitecek olan iki tezkerenin yenilenmesi söz konusuydu. İki tezkereyi birleştirmek suretiyle bütün tehditleri, riskleri ele alan bütün tedbirleri ele alan bir metin üzerinde çalıştık. TBMM’ye gönderilmiştir. Kapsamlı bir çalışma yaptık. Son dönemde yaşanan gelişmeler ciddi bir biçimde anlatıldı. Türkiye’nin yapmak istedikleri tek tek sayıldı. Tezkerenin görüşmelerinde, kamuoyuna intikal ettiğinde neleri kapsadığını hep beraber göreceğiz. Daha önceki konuşmalarımda kapsamlı bir tezkere olacak demiştim. ’Yeni tezkereler çıkarmayı düşünmeyelim’ demiştik. TBMM bize izin verirse biz de bu izni değerlendirelim diye düşünmüştük. Grubu bulunan siyasi partilerin tamamı, hükümetimizin getirdiği bu tezkerenin ne kadar haklı olduğunu görmelerine vesile olacaktır. Meclisimizden hükümetimiz adına yetki talep ettiğimizi de açıklamış olayım" diye konuştu.
“KÖPRÜLERDEN GEÇİŞLER ÜCRETSİZ OLACAK”
AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından AB konusunda bir sunum yapıldığını belirten Arınç, Türkiye’nin tam üyeliği konusunun vurgulandığına işaret etti.
Önümüzdeki Kurban Bayramı’yla ilgili köprü ve otoyolların ücretsiz hale getirildiğini anlatan Arınç, "Önümüzdeki Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece 00.00’dan itibaren otoyoldaki bütün köprülerden geçişler ücretsiz olacaktır" dedi.
Arınç, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "TSK’nın sınır ötesine geçişi bu kapsamda mı? Güvenli bölgede görev yapacak olan güvenlik elemanlarının kedilerini daha da güvende hissedeceği yönünde açıklamalar var" sorusuna Arınç, "Biz her gün yeni karar alma ihtiyacı hissetmeyeceğiz. Yaşanması muhtemel olayların ne olacağını çok iyi biliyoruz. Bunların hepsinin hem askeri hem de diplomatik karşılığı vardır. Talep kısmında uzun bir gerekçeden sonra yaşanan olaylar da geniş bir şekilde açıklandıktan sonra hükümetimizin Meclis’ten istediği yetkiler içinde bu saydıklarınızın hepsi bulunmaktadır" cevabını verdi.
IRAK VE SURİYE TEZKERELERİ
"Irak tezkeresi PKK, Suriye tezkeresinde Suriye ifadesi vardı, bunlar yeni tezkerede yerini koruyor mu? Süleyman Şah Türbesi ile ilgili olarak IŞİD’in etrafını sardığı bilgisi var, neler söyleyeceksiniz" sorusuna Arınç, "Irak ve Suriye tezkerelerinde geçen ifadeler, iki tezkere birleştirildiğine göre tehdit ve risk oluşturan ismi geçen örgütlerden bahsediliyor. Daha önceki tezkerelerimizde IŞİD ve benzeri hiçbir örgütün ismi geçmiyordu. Genel ifadeler kullanmayı tercih ettik. Bazı örgütlerin ismi gerekçe kısmında kullanılmış olabilir. Ama bunların ismini tek tek saymak gibi bir çabanın içinde değiliz" karşılığını verdi.
Arınç, "Kapalı oturum kararı alınabilir. Genel kurul gündemine hakimdir, açık da yapabilir bu görüşmeleri. O gün nasıl bir talep olacak bunu gündemimize alıp görüşmedik. Hükümetimiz olarak tezkeremizi savunacağız. Ancak, bazı konuların rahatlıkla konuşulması, başka bir takım endişelerin doğması mümkünse 70. madde kapsamında kapalı oturum da yapılabilir" diye konuştu.
Süleyman Şah Türbesi’ne IŞİD’in yaklaştığı yönündeki haberleri değerlendiren Arınç, "IŞİD militanlarının o bölgeye çok yaklaştığı söz konusudur. Askerlerimiz teçhizatlarıyla birlikte görevlerine devam etmektedir" şeklinde konuştu.
Hükümetin IŞİD’e yönelik bir karar almadığı yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine Arınç, "Kamuoyunda IŞİD’le ilgili hiçbir karar alınmamış gibi bir siyasi çalışma hazırlığında milletvekili. Biz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararları bugüne kadar uyguladık. Mal varlıklarının dondurulması kararları da alınmıştır. 10 Ekim 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Mal varlıklarının dondurulmasına karar verilenler listelenmiştir. 21. sırada Irak El-Kaidesi’nin mal varlığı dondurulmuştur. IŞİD’de mal varlığı dondurulacaklar arasında yer almıştır. Levant, Suriye, Lübnan’nın bulunduğu yerin eski adıdır. IŞİD eski Şam vilayeti olarak levant ifadesini kullanmaktadır" dedi.
Hükümetin, ’Kimse Yok Mu Derneği’nin kapatılmasına ilişkin bir karar aldığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine Arınç, "Bugünkü gündemimizde böyle bir şey konuşulmadı. Kimse Yok Mu Derneği ile ilgili bir kararın yayınlandığını duymadım. Şu olabilir, hemen hemen her Bakanlar Kurulu’nda bazı dernekler ve vakıfların kamuoyu yararına çalışan dernekler olmasını arzu ediyoruz. Kamu yarına çalışan dernek ve vakıflar o kadar çok olmuş ki bunların bir kısmı hiçbir faaliyet göstermemişler, bir kısmı uykuya yatmışlar. Kanun ölçüsü içinde bir faaliyet gösteriyorsa aynen yoluna devam ediyor, kanuna aykırılık görürse verilen yetkilerin alınması uygun görülüyor. İçişleri Bakanlığı, yapılan incelemeleri Maliye Bakanlığı, daha sonra Bakanlar Kurulu’na intikal ettiriyor" ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin, "Yabancı askerler, Türkiye’yi geçiş üssü olarak mı kullanacak mı" sorusunu Arınç, "Bunlar teknik tabirlerdir. Bizim olası tüm ihtimallere karşı, askeri tedbirleri dikkate almak suretiyle gergef gibi işleyerek hazırladık" şeklinde cevapladı.
"ÇÖZÜM SÜRECİNE, SİYASİ MUHATAPLARIMIZIN DA AYNI CİDDİYETLE BAKMASINI İSTERİZ"
Güvenlik toplantılarına ilişkin bir soruya Arınç, "Sayın Başbakanımız çok çalışkan, dirayetli bir insan. Her konu üzerindeki çalışmasına müteakip istişare ederek sonuç çıkaracak bir çalışma yapıyor. Çözüm süreci, Türkiye’nin varlık yokluk meselesi neredeyse. Biz bu sürece bu kadar hassasiyetle bakarken ateşe benzin dökenleri görmek durumundayız. Kanun kapsamında yapacağımız çalışmalar bunlardır. Yarın Resmi Gazete’de okuduğunuz zaman ne yapılacağını göreceksiniz. Siyasi muhataplarımızın da aynı ciddiyetle bakmasını isteriz. Türkiye’de artık asayişi bozan hiçbir olay yaşanmamalıdır" cevabını verdi.
(İHA)
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, "Bugün Genelkurmay Başkanımız birlikte bazı kuvvet komutanlarıyla Bakanlar Kurulu’na sunum yapmak üzere geldiler. Yararlı da oldu. Bu belki ilk defa oluyor. Bazı arkadaşlarımız Sayın Başbuğ döneminde de böyle bir sunumun yapıldığından bahsettiler. Bir zamanlama belki yarın açılacak meclisimizin ve ertesi gün yapılacak tezkereyle bağlantılı olduğu düşünülebilir. Sayın Başbakanımız kapsamlı brifingler alacaktı. Bazı konular üzerinde eylem planı hazırlanması ve hayata geçirilmesi talimatı vermişti. Genelkurmay Başkanımız belli görevler üstlenmiştir, Sayın Başbakanımızın Genelkurmay’a ziyareti öncesinde bilgi verilmesi uygun görüldü. Yılda en az bir kere Genelkurmay Başkanımız Bakanlar Kurulu’na bilgi verecektir, ihtiyaç görüldüğünde bu daha da fazla olacaktır" dedi.
Güneyde yaşanan bazı olayların bugünü ve geleceği konusunda Genelkurmay Başkanı Özel’in perspektifini görme imkanı bulduklarını anlatan Arınç, "Merkez Bankası senede iki defa Bakanlar Kurulu’na sunumda bulunmak ihtiyacı duyuyor. Genelkurmay Başkanımızdan TSK ile ilgili kapsamlı brifing almayı bugün kararlaştırmış olduk" diye konuştu.
Terörün Sona Erdirilmesi ve Toplumsal Bütünleşmenin Güçlendirilmesine ilişkin kanunun 6 maddelik bir kanun olduğunu belirten Arınç, "Bununla ilgili Bakanlar Kurulu kararı çıkarılması çalışması yapılmıştır, imzalanmıştır, Tahmin ediyorum ki bu akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın imzasıyla Resmi Gazete’de yayınlanacaktır" şeklinde konuştu.
Arınç, çözüm sürecinin yürütüleceği siyasi alana, kurum ve aktörlere yönelik çalışmalar, ekonomik programlar, güvenlik ve silahsızlaştırma, diyalog, eve dönüşler, sosyal yaşama katılım ve uyum çalışmaları, rehabilitasyon çalışmaları başlığı altında kapsayıcı bir çalışma ortaya konduğunu ifade etti.
Çözüm süreci işleyişinde eylem planları ve uygulamaya dair raporların Çözüm Süreci Kurulu’na sunulacağını anlatan Arınç, "Bununla yapmak istediğimiz şey kanunun gerekçesinde ve Meclis’teki görüşmelerde açıkça ortaya konmuştur, Türkiye’nin kronik sorunu olan terörü sona erdirmek. Çözüm süreci dediğimiz, bundan sonraki aşamaların kanun çerçevesinde yürütülmesi, komisyon ve kurulların çalışmalarını kanun çerçevesinde yürüteceği belli oldu" şeklinde konuştu.
“HÜKÜMETİMİZ ÇÖZÜM SÜRECİNİN BAŞARIYA ULAŞMASI KONUSUNDA BÜTÜN ÇABASINI ORTAYA KOYMUŞTUR”
Kamuoyunda ’çözüm süreci bitti’ yönünde tartışmaların olduğunu hatırlatan Arınç, "Bunlar belli bir sebeple ortaya konmaktadır. Hükümetimiz çözüm sürecinin başarıya ulaşması konusunda bütün çabasını ortaya koymuştur. Kamu güvenliğinin bozulmasına hiçbir zaman izin ve imkan vermeyeceğiz. Üzerinde bir aydan bu yana çalışılmakta olan metinler bir araya intikal etmekteydi, bugün veya yarın bu konu üzerinde çalışma usul ve esaslarını en güzel şekliyle okuyacak kamuoyu" ifadelerini kullandı.
Arınç, "Bundan sonra TBMM’de 2 Ekim’de bir yıl süreleri verilen Ekim ayı içinde süresi bitecek olan iki tezkerenin yenilenmesi söz konusuydu. İki tezkereyi birleştirmek suretiyle bütün tehditleri, riskleri ele alan bütün tedbirleri ele alan bir metin üzerinde çalıştık. TBMM’ye gönderilmiştir. Kapsamlı bir çalışma yaptık. Son dönemde yaşanan gelişmeler ciddi bir biçimde anlatıldı. Türkiye’nin yapmak istedikleri tek tek sayıldı. Tezkerenin görüşmelerinde, kamuoyuna intikal ettiğinde neleri kapsadığını hep beraber göreceğiz. Daha önceki konuşmalarımda kapsamlı bir tezkere olacak demiştim. ’Yeni tezkereler çıkarmayı düşünmeyelim’ demiştik. TBMM bize izin verirse biz de bu izni değerlendirelim diye düşünmüştük. Grubu bulunan siyasi partilerin tamamı, hükümetimizin getirdiği bu tezkerenin ne kadar haklı olduğunu görmelerine vesile olacaktır. Meclisimizden hükümetimiz adına yetki talep ettiğimizi de açıklamış olayım" diye konuştu.
“KÖPRÜLERDEN GEÇİŞLER ÜCRETSİZ OLACAK”
AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından AB konusunda bir sunum yapıldığını belirten Arınç, Türkiye’nin tam üyeliği konusunun vurgulandığına işaret etti.
Önümüzdeki Kurban Bayramı’yla ilgili köprü ve otoyolların ücretsiz hale getirildiğini anlatan Arınç, "Önümüzdeki Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece 00.00’dan itibaren otoyoldaki bütün köprülerden geçişler ücretsiz olacaktır" dedi.
Arınç, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "TSK’nın sınır ötesine geçişi bu kapsamda mı? Güvenli bölgede görev yapacak olan güvenlik elemanlarının kedilerini daha da güvende hissedeceği yönünde açıklamalar var" sorusuna Arınç, "Biz her gün yeni karar alma ihtiyacı hissetmeyeceğiz. Yaşanması muhtemel olayların ne olacağını çok iyi biliyoruz. Bunların hepsinin hem askeri hem de diplomatik karşılığı vardır. Talep kısmında uzun bir gerekçeden sonra yaşanan olaylar da geniş bir şekilde açıklandıktan sonra hükümetimizin Meclis’ten istediği yetkiler içinde bu saydıklarınızın hepsi bulunmaktadır" cevabını verdi.
IRAK VE SURİYE TEZKERELERİ
"Irak tezkeresi PKK, Suriye tezkeresinde Suriye ifadesi vardı, bunlar yeni tezkerede yerini koruyor mu? Süleyman Şah Türbesi ile ilgili olarak IŞİD’in etrafını sardığı bilgisi var, neler söyleyeceksiniz" sorusuna Arınç, "Irak ve Suriye tezkerelerinde geçen ifadeler, iki tezkere birleştirildiğine göre tehdit ve risk oluşturan ismi geçen örgütlerden bahsediliyor. Daha önceki tezkerelerimizde IŞİD ve benzeri hiçbir örgütün ismi geçmiyordu. Genel ifadeler kullanmayı tercih ettik. Bazı örgütlerin ismi gerekçe kısmında kullanılmış olabilir. Ama bunların ismini tek tek saymak gibi bir çabanın içinde değiliz" karşılığını verdi.
Arınç, "Kapalı oturum kararı alınabilir. Genel kurul gündemine hakimdir, açık da yapabilir bu görüşmeleri. O gün nasıl bir talep olacak bunu gündemimize alıp görüşmedik. Hükümetimiz olarak tezkeremizi savunacağız. Ancak, bazı konuların rahatlıkla konuşulması, başka bir takım endişelerin doğması mümkünse 70. madde kapsamında kapalı oturum da yapılabilir" diye konuştu.
Süleyman Şah Türbesi’ne IŞİD’in yaklaştığı yönündeki haberleri değerlendiren Arınç, "IŞİD militanlarının o bölgeye çok yaklaştığı söz konusudur. Askerlerimiz teçhizatlarıyla birlikte görevlerine devam etmektedir" şeklinde konuştu.
Hükümetin IŞİD’e yönelik bir karar almadığı yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine Arınç, "Kamuoyunda IŞİD’le ilgili hiçbir karar alınmamış gibi bir siyasi çalışma hazırlığında milletvekili. Biz, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararları bugüne kadar uyguladık. Mal varlıklarının dondurulması kararları da alınmıştır. 10 Ekim 2013 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Mal varlıklarının dondurulmasına karar verilenler listelenmiştir. 21. sırada Irak El-Kaidesi’nin mal varlığı dondurulmuştur. IŞİD’de mal varlığı dondurulacaklar arasında yer almıştır. Levant, Suriye, Lübnan’nın bulunduğu yerin eski adıdır. IŞİD eski Şam vilayeti olarak levant ifadesini kullanmaktadır" dedi.
Hükümetin, ’Kimse Yok Mu Derneği’nin kapatılmasına ilişkin bir karar aldığı yönündeki iddiaların sorulması üzerine Arınç, "Bugünkü gündemimizde böyle bir şey konuşulmadı. Kimse Yok Mu Derneği ile ilgili bir kararın yayınlandığını duymadım. Şu olabilir, hemen hemen her Bakanlar Kurulu’nda bazı dernekler ve vakıfların kamuoyu yararına çalışan dernekler olmasını arzu ediyoruz. Kamu yarına çalışan dernek ve vakıflar o kadar çok olmuş ki bunların bir kısmı hiçbir faaliyet göstermemişler, bir kısmı uykuya yatmışlar. Kanun ölçüsü içinde bir faaliyet gösteriyorsa aynen yoluna devam ediyor, kanuna aykırılık görürse verilen yetkilerin alınması uygun görülüyor. İçişleri Bakanlığı, yapılan incelemeleri Maliye Bakanlığı, daha sonra Bakanlar Kurulu’na intikal ettiriyor" ifadelerini kullandı.
Bir gazetecinin, "Yabancı askerler, Türkiye’yi geçiş üssü olarak mı kullanacak mı" sorusunu Arınç, "Bunlar teknik tabirlerdir. Bizim olası tüm ihtimallere karşı, askeri tedbirleri dikkate almak suretiyle gergef gibi işleyerek hazırladık" şeklinde cevapladı.
"ÇÖZÜM SÜRECİNE, SİYASİ MUHATAPLARIMIZIN DA AYNI CİDDİYETLE BAKMASINI İSTERİZ"
Güvenlik toplantılarına ilişkin bir soruya Arınç, "Sayın Başbakanımız çok çalışkan, dirayetli bir insan. Her konu üzerindeki çalışmasına müteakip istişare ederek sonuç çıkaracak bir çalışma yapıyor. Çözüm süreci, Türkiye’nin varlık yokluk meselesi neredeyse. Biz bu sürece bu kadar hassasiyetle bakarken ateşe benzin dökenleri görmek durumundayız. Kanun kapsamında yapacağımız çalışmalar bunlardır. Yarın Resmi Gazete’de okuduğunuz zaman ne yapılacağını göreceksiniz. Siyasi muhataplarımızın da aynı ciddiyetle bakmasını isteriz. Türkiye’de artık asayişi bozan hiçbir olay yaşanmamalıdır" cevabını verdi.
(İHA)
