Uzmanlar, hava sıcaklığının yükselmesiyle yaygınlaşan klima kullanımının bel, boyun ve sırt fıtıklarına yol açabileceğini kaydetti.
Sıcakların artmasıyla birlikte klima kullanımının yaygınlaşması bel, boyun ve sırt ağrıları şikayetiyle doktora başvuranların sayısındaki artışı da beraberinde getiriyor. Sıcak ortamdan vücudun terlemesiyle aniden soğuk bir ortama geçiş yapıldığında terleyen bel, boyun ve sırt bölgesinde bir takım ağrılar meydana geldiğini ifade eden uzmanlar, vücudun ısısı aniden soğuk havayla karşılaşınca kaslarda spazm oluştuğunu söyledi.
Serin ortamlarda çalışmanın insanı oldukça rahatlatırken, bu durumun bazı sağlık problemlerini de peşinden getirdiğini belirten Fizik Tedavi ve Manipülasyon Uzmanı Dr. Ali Şahabettinoğlu, bu tutulmalar erken teşhis edilip tedavi edilmezse ilerleyen dönemlerde kronikleşen sırt ve boyun ağrılarına neden olabileceğini söyledi. Fıtık ve benzeri problemler de bu ağrıların akabinde oluşabileceğine dikkat çeken Şahabettinoğlu, “Özellikle terliyken klimaların üflediği serin havanın karşısında durmamamız gerek. Serinlemek isterken omurga sağlığımıza zarar verebiliriz. Klimalardan çıkan serin havanın direkt olarak vücudumuza doğru değil de, ofislerde yan duvarlara çarptırıp hızını keserek dolaylı bir şekilde serinlik vermesini sağlamalıyız. Klimayı ofislerde 24-25 derecelerde, otomobillerde ise 22-23 derecelerde tutmaya özen gösterelim. Dış ortam ısısı ile ofis-otomobil gibi iç ortamlarımızın ısılarının arasında mümkün olduğunca 15 dereceden fazla fark olmamasına da dikkat etmemiz gerekiyor. Kronikleşen bel ve boyun tutulmaları bel ve boyun fıtık oluşumunu tetikliyor. Sebebi klima bile olsa tekrarlayan boyun, sırt ve bel tutulması yaşayanların hemen bir fizik tedavi uzman doktoruna görünmesinde yarar olacaktır” dedi.
Bursa’da kendi merkezinde manipülasyon tedavisini (elle tedavi) uygulayan Uzm. Dr. Ali Şahabettinoğlu, dünyada daha çok bilinen ve uygulanan manipülasyon yönteminin Türkiye’de maalesef çok az sayıda uzman doktor tarafından bilinip uygulandığını dile getirdi. Ameliyata gerek kalmadan hastaları iyileştiren bu yöntemin öğrenilip uygulanmasının büyük bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Şahabettinoğlu, manipülasyon tedavisinin hafif vakalarda 2-3, orta vakalarda 4-6, ileri vakalarda ise 8-10 seans uygulandığını belirtti. Manipülasyon tedavisinde hastalıklı bölgeye bir takım bastırma, germe, döndürme gibi manevraların uygulandığını ifade eden Şahabettinoğlu, bu tedavi yönteminin masaj ile ilgisi olmadığını, klasik batı tıbbı tedavisi olduğunu dile getirdi. Şahabettinoğlu, manipülasyon tedavisinin bel ve boyun fıtıklarındaki yüzde 98’lik başarı oranına da dikkat çekti.