24 Kasım Öğretmenler Günü Coşkuyla Kutlandı

24 Kasım 2018 Cumartesi 14:36
24 Kasım Öğretmenler Günü Coşkuyla Kutlandı

1928 yılında Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün “millet mektepleri başöğretmenliği” unvanını kabul ettiği tarih olan 24 Kasım Öğretmenler Günü, yurt genelinde olduğu gibi İnegöl´de de düzenlenen törenlerle kutlandı.

24 Kasım Öğretmenler Günü kutlama programı Nene Hatun Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan sahne gösterileriyle bugün 11.00’da İnegöl Belediyesi Beşinci Mevsim Kültür Sanat Merkezi Konferans Salonunda gerçekleştirildi.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan öğretmenler günü programı, İnegöl Milli Eğitim Müdürü Fatih Bilican’ın günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yaptı. Bilican; “Millet Mekteplerinin açılışı ve Atatürk'ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Bugün temsili de olsa tüm öğretmenlerimizin unutulmadıklarını gösteren bir gündür. Bu vesileyle ben de tüm öğretmen arkadaşlarımızın Öğretmenler Gününü kutluyorum. İnsanı bütün varlıkların en şereflisi olarak yaratan Yüce Allah (c.c.) onu, eğitilmeye mecbur bir şekilde yaratmıştır. İnsan, fıtraten sahip olduğu bir takım özellik ve kabiliyetlere rağmen, onu şekillendirecek eğitim ve öğretimdir. Onun için gönderdiği kitabında ilk emri “Oku” olan Yüce Allah “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu” buyurarak ilmin ehemmiyetine işaret etmiştir. Her insan mutlak olarak eğitilmeye ve birilerinden bir şeyler öğrenmeye mecburdur. Hatta bütün peygamberler değişik şekillerde Allah’tan bilgi alarak eğitilmişlerdir. Âlimler de peygamberlerin varisleri olduklarına göre öğretmenlik mesleği ilelebet devam edecektir. İnsana doğru yolu göstermek için bilgili ve kâmil bir eğiticiye ihtiyaç vardır. Çünkü Allah, kendine giden doğru yolu göstermek için peygamberleri birer eğitimci olarak göndermiştir. Hz. Peygamber (s.a.v.) “Ben muallim olarak gönderildim.” buyurarak bu noktaya işaret etmiştir. Yine sevgili peygamberimiz; “İlim sahiplerine saygı gösterin; bilin ki onlar peygamberlerin varisleridirler. Kim âlimlere saygı gösterirse Allah’a ve peygamberine saygı göstermiştir.” sözüyle öğretmenlik mesleğinin önemine vurgu yapmıştır. Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk ise; “Dünyanın her tarafında öğretmenler, insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır. Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir. Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret ve sefalete terk eder. Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneğini kazanamamıştır.” diyerek öğretmenlik mesleğinin önemini dile getirmiştir. Bir insanı kurtarmanın, bir âlemi kurtarmak kadar önemli olduğu çok iyi bilinmelidir. İnsan herhangi bir bilgiye sahip olmadan dünyaya gelir. Bu esnada yeni bir fidan gibidir. Eğitici onu istediği şekilde ve istediği gibi şekillendirebilir. İyi eğitilen bir insan, huzurlu bir toplum ve mutlu bir gelecek demektir. Öğretmenlerin iyi yetişmesi oranında eğitimde isabetli bir gelişme görüleceğine şüphe yoktur. Çünkü öğretmen, eğitim mekanizmasının en önemli parçasıdır. Bu nedenle öğretmen; eğitim ve öğretim heyecanını hiç kaybetmemeli. Nazik ve şefkatli, vazifesine gönülden bağlı, bilgi ve otoritesiyle öğrencisine faydalı olabilecek nitelikte, kibir ve gururdan uzak, öğrencisinin özelliklerini göz önünde bulunduran, Ahlak ve fazilet yönünden örnek, öğrencilerini kendi evladı gibi gören ve her birine buna göre davranan, hakaret ederek değil, ikna ve şefkat yoluyla ve sevgi dolu davranışlarıyla öğrenciyi kötü huy ve davranışlardan uzaklaştıran, dersine iyi hazırlanan, öğrencisine tavsiye ettiği şeyleri bizzat kendisi de tatbik eden, bütün öğrencilerine değer veren ve ideal sahibi olmalıdır. Çünkü muhatabı insan olan öğretmenlerin yapacağı bir hatanın telafisi zordur” dedi.

EN ÇOK SEVEN ÖĞRETMENDİR
"Sevgi dolu bir öğretmen ışık demektir" diyerek konuşmasını sürdüren Bilican, “Öğrenciler onu arar, onu sorar. Unutmayınız; kelebeklerin ışığa koştuğu gibi, çocuk yürekler, genç kalpler sevgiye koşar. Bunun için sevgiyi sunanın, sevgiyi hak etmesi gerekir. Unutulmamalı ki, En çok sevilen öğretmen, en çok seven öğretmendir. Öğretmenlik mesleği, her şeyden önce bir ideal, gaye ve bir hizmet mesleğidir. Toprak altına atılan bir tohumun, onlarca tohum verebilmesi için kendisini feda etmesi gibi, bir öğretmen de hayatını bu anlamlı ve şerefli meslek uğruna adayabilmelidir. Kendini kontrol edemeyen bir öğretmen, öğrencisini hiç kontrol edemez. Kendi eksikliğini gören ve onu tamamlayan bir öğretmen, başarılı olmağa adaydır. Öğretmenlerin başarılı olmaktan başka bir seçeneği yoktur. Olsaydı öğretmen olmazdı. Öğretmen her şey değil, her şeye açılan kapı olmalı. Dolayısıyla öğretmen başarıyı hedef almalı. Bilindiği gibi bu aziz vatanımız tarihin her devresinde içten ve dıştan birçok hain girişimlere maruz kalmış ve halen dahi çok sinsi emellerin hedefi olmaktadır. 15 Temmuz hain darbe girişimi gibi içten ve dıştan memleketimize yönelik sinsi planların boşa çıkarılması ve bir daha böyle ihanetlere maruz kalmamak için çocuklarımızı bilinçlendirmek, vatanına ve milletine bağlı, çalışkan, başarılı ve çağın ihtiyaçlarına göre kendini yetiştirebilen bireyler olarak yetiştirmemiz gerekir. Bu memleket için canlarını feda eden şehitlerimizi ve gazilerimizi anmak, hatırlamak ve hatırlanmalarını sağlamak millî ve insanî sorumluluğumuzdur. Bu manada, milletimizin kahramanlık öyküsünün bilinmesi, anlatılması ve gelecek nesillere aktarılması gerekmektedir. Bunu da vatan ve millet aşığı, milli ve manevi sorumluluğunu bilen değerli eğitimcilerimiz yapacaktır. Baş döndürücü gelişimin olduğu bir çağda yaşıyoruz. Bunun için öğretmenlerin kendilerini yenilemeleri, gelişmeleri yakından takip etmeleri gerekir. Öğretmen, hayatının her aşamasını planlamalıdır. Planı olmayanlar, başkalarının planına uymak zorunda kalırlar. Öğretmen yarını bir gün önceden yaşayan kişi olmalıdır. Biliyoruz ki Öğretmenlerimiz manevi sorumluluklarının bilincinde, görevlerini layıkıyla yapmağa gayret etmektedirler. Bundan sonra da aynı azim ve fedakârlıkla görevlerini sürdüreceklerdir. Bugünü değil yarını düşünürsek gelecek çok daha iyi olacaktır. Bunu da öğretmenler başaracaktır. Bu duygu ve düşüncelerle tüm öğretmen arkadaşlarımızın öğretmenler gününü kutluyor, hayat boyu mutluluklar ve başarılar diliyorum. Yeni göreve başlayan öğretmen arkadaşlarıma başarılar, emekli olan arkadaşlarımıza bundan sonraki hayatlarında mutluluklar diliyorum. Başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ebediyete intikal etmiş tüm öğretmenlerimizi ve şehitlerimizi ise rahmetle anıyorum" şeklinde konuştu.

HER ALANDA GELİŞEN VE BÜYÜYEN TÜRKİYE
Bilican’ın ardından İnegöl Kaymakamı Şükrü Görücü kürsüye çıkarak bir konuşma yaptı. Görücü; “Bugün ulu önder Mustafa Kemal Atatürk'ün baş öğretmenliği kabul ettikleri önemli bir günün, öğretmenler gününün kutlanması münasebetiyle, sizlerle birlikte olmaktan duyduğum memnuniyeti belirtiyor, gününüzü kutluyorum. Osmanlı'dan Cumhuriyet'in aldığı mirasa baktığımızda 13 milyon nüfus, tarım yok denecek kadar az, sanayi neredeyse yok, madenlerimiz yabancıların elinde, 153 orta ve lise olmak üzere okulumuz var, az sayıda öğretmenimiz var. İşte böyle bir ortamdan, bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda 17 milyon öğrenci, 700 bin öğretmen, her alanda gelişen ve büyüyen Türkiye. Hepimizin gurur kaynağı bir Türkiye. Bu nedenle öğretmenlerimizle ne kadar övünsek azdır. Bir az önce Milli Eğitim Müdürümüz açıklamalarda bulundu. Sizler Kuran-ı Kerim'de ilk emir 'oku' öğretenlersiniz. Anadolu'nun uçsuz bucaksız yollarında, köylerde okula gidip, yazın gelen, geldiğinde hem doktor, hem öğretmen olan, Cumhuriyet meşalesini Anadolu'nun en ücra köşesinde yakan öğretmenlerimizin ben tekrar gününü kutluyorum" diye konuştu.

banner380

Konuşmanın ardından İnegöl’deki okullarda görev yapan öğretmenlerden oluşan koro, seslendirdikleri parçalara programa renk kattılar. Emekli olan 4 öğretmene Kaymakam Şükrü Görücü tarafından hizmet şeref belgeleri takdim edildi. Öğrencilerin sergilediği tiyatro gösterisinin renk kattığı tören, Bu sene göreve başlayan stajyer 6 öğretmenin yemin ederek asaleten göreve başlamasıyla son buldu.

Yorumlar
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner366

<