MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Silahlı kuvvetleri, emniyet mensuplarını kaptılar, ’kumpas, montaj’ dediler; şimdi de dalga dalga geliyor diyorlar. Bu dalga hep bizim sahile mi vuracak ! Bir de döner AK Parti’ye vurursa ne olur” dedi.
Ovacık ilçesinde partililer tarafından davul zurna eşliğinde kurban kesimi ile karşılanan Bahçeli, Belediye Başkanı Mustafa Dursun’u ziyaret etti. Türkiye’nin şu an Cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlendiğini anlatan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanının ilk kez millet tarafından seçilmesinin önemli bir demokratik gelişme olduğunu söyledi. Bahçeli, “Siyasi kültürümüze yeni katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Ancak çok aceleye getirilmiştir. Millet tarafından Cumhurbaşkanı seçimi düzenlenirken, yasalarda eksiklikler boşluklar olmuştur. Demokratik yarış adaletsiz bir şekilde sürdürülebilecek bir şekle getirilmiştir. Erdoğan’ın adaylığı başvurudan ve YSK’nın onayından sonra en erdemli davranış Başbakanlık görevinden ayrılmak ve diğer adaylarla eşit haklarda yarışmak olmaktı. Aday Erdoğan Bey bu konuda tarihi bir hataya düşmüştür. Millet iradesi ile yapılacak bir seçimi meşrutiyetini tartışabilir halde tutarak Türkiye’ye sadece ve sadece Cumhurbaşkanı olacağım demek suretiyle bir inatla girdiği yarışta farkında olmadan milletimize, devletimize, demokrasiye zarar verir konuma gelmiştir. Türkiye bu tür yanlışlıklarla yöneltilemez. Hakaretlerle, kamplaşmalarla yönetilemez, cepheleşme ile toplum gerilemez. Gerilim strateji ile toplum çatışmaya sürüklenemez. Bugün için devlet imkanlar ile bunu kullanmış olabilirsiniz. Ama gün olur öyle bir gün olur ki, bugün her sabah 06.30’da başlayan adam kapma bir günde AK Partilileri kampa yarışına dönüşürse ne olacak. O zaman ne olacak. Herkes geleceği kendilerine dokunamaz diyerek düşünüyor. Silahlı kuvvetleri, emniyet mensuplarını kaptılar, kumpas, montaj dediler şimdi de dalga dalga geliyor diyorlar. Bu dalga hep bizim sahile mi vuracak. Bir de döner AK Parti’ye vurursa ne olur” dedi.
“ANAYASAYA AYKIRI SUÇ İŞLEDİĞİN ZAMAN YÜCE DİVANLIKSIN”
Başbakan Erdoğan’ın dün akşam bir televizyonda, Bakanlar Kurulunu toplayacağı yönündeki sözlerinieleştiren Bahçeli, şunları söyledi:
“Anayasaya aykırı bir Cumhurbaşkanlığı yapacağını söylüyor. Anayasaya aykırı suçu işlediğin zaman zaten Yüce Divanlıksın. Sana kimse Cumhurbaşkanlığı yaptırmaz. Ama illa yapacağım diyorsan bunun sonuçlarına katlanacağını da söylemen lazım. Bir yol var istersen; milletvekili sayın belli, paralel hareket ettiğin işbirliği yaptığın partilerde en az 32-33 kişi mecliste. 330 milletvekilini aşıyorsun. Mevcut Anayasadaki Cumhurbaşkanlığının görevini, sorumluluğunu seçilme tarzını değiştir, kafandaki Başkanlık sistemine göre bir Anayasa yap. Ondan sonra Anayasa halkımız tarafından kabulleniyorsa, kalk ister bağdaş kur, ister ayak üstüne ayak at başkanlık sistemini nasıl yapacağını anlat. Ama şimdi sayın Başbakan Anayasada suç işliyorsun. Bugün burada sessiz kalınıyor ama günü saati geldiğinde yeter bizim oğlan dendiğinde ne yapacaksın. Bunları da düşünmek lazım. Bunu öncelikle AK Parti’ye oy vermiş kardeşlerimin dikkate alması lazım. Hele hele Başbakanlığının son yıllarındaki davranışlarını Cumhurbaşkanı olarak yapmaya kalkarsan, ‘ Ben yol, havalimanı, kanal yaparım. İhaleler benden geçer’ dersen 17-25 Aralık’ın bir başka takvimi Cumhurbaşkanlığına taşınacak demektir. O zaman yolsuzluk ve rüşvetin içerisinde boğulur gidersin. Devletin kaydına düşen hiç bir şey devlet yıkılmadıkça kayıttan düşmez. O sebepten dolayı bunun hesabı bir gün sorulur. Her konuyu batıdan örnek alıyorsunuz da yolsuzluk ve rüşvetten mücadelede batıda olanları niye örnek almıyorsunuz.”
(İHA)
Ovacık ilçesinde partililer tarafından davul zurna eşliğinde kurban kesimi ile karşılanan Bahçeli, Belediye Başkanı Mustafa Dursun’u ziyaret etti. Türkiye’nin şu an Cumhurbaşkanlığı seçimine kilitlendiğini anlatan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanının ilk kez millet tarafından seçilmesinin önemli bir demokratik gelişme olduğunu söyledi. Bahçeli, “Siyasi kültürümüze yeni katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Ancak çok aceleye getirilmiştir. Millet tarafından Cumhurbaşkanı seçimi düzenlenirken, yasalarda eksiklikler boşluklar olmuştur. Demokratik yarış adaletsiz bir şekilde sürdürülebilecek bir şekle getirilmiştir. Erdoğan’ın adaylığı başvurudan ve YSK’nın onayından sonra en erdemli davranış Başbakanlık görevinden ayrılmak ve diğer adaylarla eşit haklarda yarışmak olmaktı. Aday Erdoğan Bey bu konuda tarihi bir hataya düşmüştür. Millet iradesi ile yapılacak bir seçimi meşrutiyetini tartışabilir halde tutarak Türkiye’ye sadece ve sadece Cumhurbaşkanı olacağım demek suretiyle bir inatla girdiği yarışta farkında olmadan milletimize, devletimize, demokrasiye zarar verir konuma gelmiştir. Türkiye bu tür yanlışlıklarla yöneltilemez. Hakaretlerle, kamplaşmalarla yönetilemez, cepheleşme ile toplum gerilemez. Gerilim strateji ile toplum çatışmaya sürüklenemez. Bugün için devlet imkanlar ile bunu kullanmış olabilirsiniz. Ama gün olur öyle bir gün olur ki, bugün her sabah 06.30’da başlayan adam kapma bir günde AK Partilileri kampa yarışına dönüşürse ne olacak. O zaman ne olacak. Herkes geleceği kendilerine dokunamaz diyerek düşünüyor. Silahlı kuvvetleri, emniyet mensuplarını kaptılar, kumpas, montaj dediler şimdi de dalga dalga geliyor diyorlar. Bu dalga hep bizim sahile mi vuracak. Bir de döner AK Parti’ye vurursa ne olur” dedi.
“ANAYASAYA AYKIRI SUÇ İŞLEDİĞİN ZAMAN YÜCE DİVANLIKSIN”
Başbakan Erdoğan’ın dün akşam bir televizyonda, Bakanlar Kurulunu toplayacağı yönündeki sözlerinieleştiren Bahçeli, şunları söyledi:
“Anayasaya aykırı bir Cumhurbaşkanlığı yapacağını söylüyor. Anayasaya aykırı suçu işlediğin zaman zaten Yüce Divanlıksın. Sana kimse Cumhurbaşkanlığı yaptırmaz. Ama illa yapacağım diyorsan bunun sonuçlarına katlanacağını da söylemen lazım. Bir yol var istersen; milletvekili sayın belli, paralel hareket ettiğin işbirliği yaptığın partilerde en az 32-33 kişi mecliste. 330 milletvekilini aşıyorsun. Mevcut Anayasadaki Cumhurbaşkanlığının görevini, sorumluluğunu seçilme tarzını değiştir, kafandaki Başkanlık sistemine göre bir Anayasa yap. Ondan sonra Anayasa halkımız tarafından kabulleniyorsa, kalk ister bağdaş kur, ister ayak üstüne ayak at başkanlık sistemini nasıl yapacağını anlat. Ama şimdi sayın Başbakan Anayasada suç işliyorsun. Bugün burada sessiz kalınıyor ama günü saati geldiğinde yeter bizim oğlan dendiğinde ne yapacaksın. Bunları da düşünmek lazım. Bunu öncelikle AK Parti’ye oy vermiş kardeşlerimin dikkate alması lazım. Hele hele Başbakanlığının son yıllarındaki davranışlarını Cumhurbaşkanı olarak yapmaya kalkarsan, ‘ Ben yol, havalimanı, kanal yaparım. İhaleler benden geçer’ dersen 17-25 Aralık’ın bir başka takvimi Cumhurbaşkanlığına taşınacak demektir. O zaman yolsuzluk ve rüşvetin içerisinde boğulur gidersin. Devletin kaydına düşen hiç bir şey devlet yıkılmadıkça kayıttan düşmez. O sebepten dolayı bunun hesabı bir gün sorulur. Her konuyu batıdan örnek alıyorsunuz da yolsuzluk ve rüşvetten mücadelede batıda olanları niye örnek almıyorsunuz.”
(İHA)
