Yrd. Doç. Dr. Olga Selin Ünler, son yıllarda kadınların yanı sıra genç erkeklerde de beden imajı bozukluklarının bir problem olarak görüldüğünü söyledi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Olga Selin Ünler’in 17-27 yaş arasındaki 349 genç erkek katılımcıyla gerçekleştirdiği beden imajı çalışmasında gençlerin vücutlarını kaslı gösterme arzusunda oldukları ortaya çıktı. Çalışmada gençlerin yüzde 61’i düzenli spor salonuna gittiğini, yüzde 40’ı kilo vermek istediğini, yüzde 15’i de kilo almak istediğini belirtirken, bu istek doğrultusunda katılımcıların yarısının gıda takviyesi aldığı belirlendi.
Beden imajının kişinin bedenine yönelik olarak geliştirdiği olumlu ya da olumsuz duyguları kapsadığını aktaran Ünler, “Özellikle ergenlik dönemi fiziksel değişikliklerin hızlandığı dönemdir. Genç bedenini algılarken diğer insanların görüşlerini de algılamaya başlar. Bu dönem genç bireyin nasıl göründüğü ile ilgili yoğun sorular sorduğu bir dönemdir. Bireysel, yani fiziksel özellikler, psikolojik uyum, kişilik özellikleri gibi faktörler bu imajın olumsuz gelişmesine neden olabilir. Bunun yanı sıra aile ve arkadaşlarının tutumları da kişiyi olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle alınan mesajlar bireyin kendi bedenini ‘ideal bedenle’ kıyaslamasına neden olur” diye konuştu.
SAĞLIKSIZ DİYETLER VE GIDA TAKVİYELERİ ALARM VERİYOR
İdeal bedenin çoğu zaman gerçek dışı, imkansız bir görüntü olduğunu, kadınlar için çok zayıf, yuvarlak hatlı, genç bir görünümken, erkekler için uzun boy, kaslı yapının anlaşıldığını ifade eden Ünler, son yıllarda kadınların yanı sıra genç erkeklerde de beden imajı bozukluklarının bir problem olarak görüldüğünü kaydetti. Ünler, bunun sonucunda sağlıklı olmayan diyetler, gıda takviyeleri, çok uzun süreli ve çok ağır sporların yapıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi:
“17-27 yaş arasındaki 349 genç erkek katılımcıyla gerçekleştirdiğim çalışmada, genç erkeklerin yüzde 61’i düzenli olarak spor salonuna gittiklerini, haftada ortalama 4 gün ve ortalama 7 saat egzersiz yaptıklarını belirtti. Katılımcıların yüzde 40’ı kilo vermek istediklerini söylerken, yüzde 15’i de kilo almak istemektedir. Kilo almak isteyenlerin ise yarısı bunun için gıda takviyesi aldıklarını belirtiyor. Bu çalışma katılımcıların daha kaslı olma arzularının kendi bedenlerini yaşıtları, sporcular, oyuncu ve modellerle kıyaslamalarına yol açtığını gösteriyor. Bu da bedenleriyle ilgili daha fazla olumsuz değerlendirme yapmalarına yol açtığını kanıtlıyor.”
(İHA)
İzmir Ekonomi Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Olga Selin Ünler’in 17-27 yaş arasındaki 349 genç erkek katılımcıyla gerçekleştirdiği beden imajı çalışmasında gençlerin vücutlarını kaslı gösterme arzusunda oldukları ortaya çıktı. Çalışmada gençlerin yüzde 61’i düzenli spor salonuna gittiğini, yüzde 40’ı kilo vermek istediğini, yüzde 15’i de kilo almak istediğini belirtirken, bu istek doğrultusunda katılımcıların yarısının gıda takviyesi aldığı belirlendi.
Beden imajının kişinin bedenine yönelik olarak geliştirdiği olumlu ya da olumsuz duyguları kapsadığını aktaran Ünler, “Özellikle ergenlik dönemi fiziksel değişikliklerin hızlandığı dönemdir. Genç bedenini algılarken diğer insanların görüşlerini de algılamaya başlar. Bu dönem genç bireyin nasıl göründüğü ile ilgili yoğun sorular sorduğu bir dönemdir. Bireysel, yani fiziksel özellikler, psikolojik uyum, kişilik özellikleri gibi faktörler bu imajın olumsuz gelişmesine neden olabilir. Bunun yanı sıra aile ve arkadaşlarının tutumları da kişiyi olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle alınan mesajlar bireyin kendi bedenini ‘ideal bedenle’ kıyaslamasına neden olur” diye konuştu.
SAĞLIKSIZ DİYETLER VE GIDA TAKVİYELERİ ALARM VERİYOR
İdeal bedenin çoğu zaman gerçek dışı, imkansız bir görüntü olduğunu, kadınlar için çok zayıf, yuvarlak hatlı, genç bir görünümken, erkekler için uzun boy, kaslı yapının anlaşıldığını ifade eden Ünler, son yıllarda kadınların yanı sıra genç erkeklerde de beden imajı bozukluklarının bir problem olarak görüldüğünü kaydetti. Ünler, bunun sonucunda sağlıklı olmayan diyetler, gıda takviyeleri, çok uzun süreli ve çok ağır sporların yapıldığına dikkat çekerek, şunları söyledi:
“17-27 yaş arasındaki 349 genç erkek katılımcıyla gerçekleştirdiğim çalışmada, genç erkeklerin yüzde 61’i düzenli olarak spor salonuna gittiklerini, haftada ortalama 4 gün ve ortalama 7 saat egzersiz yaptıklarını belirtti. Katılımcıların yüzde 40’ı kilo vermek istediklerini söylerken, yüzde 15’i de kilo almak istemektedir. Kilo almak isteyenlerin ise yarısı bunun için gıda takviyesi aldıklarını belirtiyor. Bu çalışma katılımcıların daha kaslı olma arzularının kendi bedenlerini yaşıtları, sporcular, oyuncu ve modellerle kıyaslamalarına yol açtığını gösteriyor. Bu da bedenleriyle ilgili daha fazla olumsuz değerlendirme yapmalarına yol açtığını kanıtlıyor.”
(İHA)
