Geçtiğimiz Cumartesi günü saat 10.00’da düzenlenen tanışma kahvaltısına, Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Başkan Yardımcıları Adil Kansu, Alper Taban, Eşref Yiğit, Gülhan Şahin, bazı AK Parti Belediye Meclis Üyeleri, Kent Konseyi Başkanı Haydar Cerrah, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Kent Konseyi Çalışma Grupları üyeleri katıldı.
GÖRDÜĞÜMÜZ HER EKSİKLİĞİ İLGİLİLERE BİLDİRİYORUZ
Kahvaltının ardından bir konuşma yapan Kent Konseyi Başkanı Haydar Cerrah, “Kent Konseyinin Avrupa’da varoluş sebebi katılımcı demokrasi kültürünü artırmak için, oradaki işlevi gerçekten çok güzel. İçerisi doldurulduğu zaman etkisi çok büyük ve kentte sağladığı fayda da çok güzel. Biz de, Eylül ayından sonra yaptığımız çalışmalarla İnegöl’de Kent Konseyinin izlerini ve renklerini taşımak için gayret ediyoruz. Bu kent sadece bir kısım insanların kenti değildir. Bu kent sadece ne Belediye Başkanınındır, ne Kaymakamındır, ne Milli Eğitim Müdürünündür, bu kent hepimizindir. Dolayısıyla bu kenti korumak, kalkındırmak, sosyal alanda, kültür ve turizm alanında, ekonomik alanda, her alanda bu kenti kalkındırmak aynı zamanda herkesin görevidir. Biz de Kent Konseyi olarak, yaşamaktan gurur duyduğumuz bu kente bir çivi çakmanın, bir çiçek bırakmanın amacını güdüyoruz. O yüzden bütün çalışmalarımız bu kenti güzelleştirmek ve bu kente geleceğe dair daha güzel adımlar atmaktır. Eylül ayında başlamış olduğumuz çalışmalar kapsamında 20 civarında değişik kurumlara projeler gönderdik. Bunun içinde Belediye, Kaymakamlık, Milli Eğitim ve bir takım ekonomik kuruluşlar var. Zaten Kent Konseyleri de tavsiye babında düşünce kuruluşu olarak hizmet etmekte. Biz de bu görevimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Bu kentte gördüğümüz her eksikliği ilgililere bildiriyoruz. Bu kentte görmek istediğimiz her güzelliği de yetkililere bildirmeye çalışıyoruz. Bizim vazifemiz bu. Kent konseyinde şuan da 80’e yakın arkadaş çalışmaktadır. Bizim gönlümüz 100’lere, 200’lere ulaşmasıdır. Dolayısıyla Kent Konseyinde herkese, hangi düşünce de olursa olsun, yeter ki projeleri olsun ve bu kente dair güzel çalışmaları olsun, görev vardır. Bizim her zaman gönlümüz ve çalışma gruplarımız açıktır” dedi.
İNEGÖL BİZİM HER ŞEYİMİZ
Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise, “Hepimiz İnegöl’de yaşıyoruz ve İnegöl bizim her şeyimiz. Caddesiyle, sokağıyla, okuluyla, mobilya sanayisiyle, ihracat rakamlarıyla, parklarıyla, yeşil alanlarıyla, spor tesisleriyle İnegöl bizim her şeyimiz. İnegöl’de yetkililer, sorumlular var mı? Özellikle belediye gibi çok icracı bir kurum var ama bunun yanında hepimizin bu işlerle alakalı az veya çok sorumluluğu var. İçimizdeki bir çok arkadaşımız anne veya baba pozisyonunda. Birçok arkadaşımız ağabeyi, evlat pozisyonunda. Nihayetin de bu pozisyonlar gereği ciddi sorumluluklarımız var. Ve ister istemez bu sorumluluklarla alakalı dönem dönem belki isyan ediyoruz. Eğer o icranın başındaysak da dönem dönem yapamamanın sıkıntısını yaşıyoruz. Belediyede üç tane karar organı var. Belediye Başkanı, Belediye Meclisi, Belediye Encümeni. En üst karar organı Belediye Meclisidir. Bütün büyük ağır işler meclistedir. 5 tane Belediye Başkan Yardımcımız var, 3’ü seçilmiş, 2’si atanmış. Onların da sorumlu oldukları daireler var. Bir de Başkan Vekilimiz var. 23’ü AK Partiden, 8’i de MHP’den, 31 tane meclis üyemiz var. Alt komisyonlarımız var. 21 tane de daire müdürlüğümüz var. Çok büyük yapı. Sosyal tesis, sosyal faaliyet, altyapı, üstyapı ile ilgilenen büyük bir yapı. Eksik ve aksaklıklar yok mu? Elbette vardır ama genel anlamda biz güçlü bir belediyeyiz. Kurumsal ve işi bilen bir belediyeyiz. Yani burada oturmuş bir belediyecilik kültürü var. Ama şu bir vaka, belediyemizde eksikler olduğu gibi şehrimizde de, anlayışta da, uygulamalarda da ciddi eksiklikler var. Benim her ortam da söylediğim bir şey var. Bir sosyal tesis açarken, bir spor tesisini açarken, yapmak işin yüzde 10-20’si, bana göre kullanmak yüzde 80-90’ı. Eskiden kamu binalarını 5-6 sene de yapıyorlardı. Temel atma törenleri sürüyordu zaten 5-6 ay. Şimdi 6 ayda koca binalar yapılıyor. Şuan zaten işin ihalesini yapınca, yüzde 50’si bitmiştir. Bir işe sahip çıkmak gerçekten yapmaktan daha zordur. Güzel bir şehirde yaşıyoruz. Meyvesi, sebzesi bol. Tarım alanları var. Nüfus var, ekonomi var. İşsizlik bana göre İnegöl’de sıfır, hatta eksilerde. Ama herkes masa başında, kravatlı çalışmak istiyor. İnegöl’de bazı sıkıntılar, problemler var gözükse de, Türkiye’nin diğer şehirleriyle karşılaştırıldığında ciddi avantajlarımız var” şeklinde konuştu.
