Saat 14.00´de Uludağ Üniversitesi İnegöl İşletme Fakültesi konferans salonunda Prof.Dr. Hanım Halilova´ın konuşmacı olduğu konferansa Öğretim Görevlileri ve öğrenciler yoğun ilgi gösterdi.

Konferans öncesi konuşan İnegöl Milli Düşünce ve Araştırma Topluluğu´ndan Sorumlu Öğretim Görevlisi Fatih Gürses, “Hocalı Soykırımının sene-i devriyesinde anıyoruz. Üzerinde sorumluluk hisseden genç arkadaşlarımın bu meseleden haberdar olması gerekiyor. Bu mücadelenin zalimle mazlumun mücadelesi olarak anlaşılması gerekiyor” dedi.

“Hocalı Soykırımı ve Türkiye-Azerbaycan İlişkileri” konularında konferans veren Ankara Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof.Dr. Hanım Halilova, “Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk bu milletin ismini devlete vermeseydi, Türkiye Cumhuriyeti olmasaydı, Türk olduğumuzu bilemezdik. Çünkü Sovyetler, bizim dinimizi, kimliğimizi yasakladılar. Camileri kapatıp, ezan sesini susturdular. Camilerde hayvanları saklıyorlardı, depolar yapmışlardı. Türk demek yasaktı. Şii-sünni, alevi-sünni diye parçalamak istediler. Türkleri parçala, idare et diye hedefleri vardı. Doğu Türkistan´a izin vermediler, ismi Ortaasya oldu” dedi.

PROFESÖRLERE AĞIR ELEŞTİRİ

Bazı Profesörleri eleştiren Halilova, “Her profesör aydın değildir. Aydın kişiye derler. Vakti zamanında milletin önüne çıkabilen kişilere denir. Türkiye´deki bazı aydınları da gördük!” diye konuştu.

TÜRK ORDUSU KIBRIS´A İNİYOR

1975 yılında gözaltına alındığını belirten Halilova, “Neydi suçumuz? Biz Türk dediğimiz için. O zaman suikastlar vardı. Her an araba kazasında öldürebilirlerdi ama biz kefeni boynumuza bağladık. Dedik ki Türkiye bizi kurtaracaktır. Türkiye, İslam dünyasında tek devlettir. Allah Türkiye´mizi korusun. Alevi-sünni dediler, Asala dediler, PKK dediler. O bitse başka bir şey bulacaklar. 1974 yılında radyodan Bülent Ecevit´in sesini duyduk. Türk ordusu Kıbrıs´a iniyor dedi. Biz çok büyük sevinç yaşadık. O zaman Türkiye bu gün kardeşlerini kurtarıyor, zaman gelecek bizi de kurtaracak dedik” ifadelerini kullandı.

BÜTÜN TÜRKİYE AYAKLANMIŞTI

Ermenistan diye bir şeyin o dönemde olmadığını, o toprakların Azerbaycan toprakları olduğuna dikkat çeken Halilova, “Bakü başkent olamadı. Çünkü Bakü Ermeni ve Rus işgali altındaydı. Petrol vardı orada. Almanlarla Osmanlı işbirliğindeydi. Türk askeri gönderdiler. Azerbaycan´a gelmeden önce İran tarafındalardı. Ermenilerin büyük Ermenistan projesi vardı. Türkiye´nin güneydoğusundan başlayarak yayılan bir bölgeydi. Gürcistan´da yaşayan Ahıskalıları bir gecede trenle sürgün ettiler. Onların yerine Ermenileri yerleştirdiler. PKK´yı kurdular, Ermeniler HDP´de de çoklar. 20 Ocak 1990 yılında Ruslar Sovyet tanklarını Bakü´ye gönderiyorlar. Bağımsızlık istedik. Tanklar Bakü´ye giriyor, evlere toplar atıyorlar. Tanklarla ezdiler. Oturdum karanlık bir kuyunun içinde düşündüm ne yapacağımı. Sokağa çıkanları öldürüyorlardı. Bütün Türkiye ayaklanmıştı” dedi.

Halilova, Ermeni teröristlerin 25 Ocak 1992´yi 26 Ocak gününe bağlayan gece Hocalı´ya baskın yaparak kadın ve çocuk demeden katliam yaptıklarını, çocukların gözlerini oyduklarını, hamile kadınların karınlarını yararak çocukları öldürdüklerini, öldürdükleri yaşlıların kafa derilerini yüzdüklerini ve bunu "1915´in intikamı" adına yaptıklarını söylediklerini söyledi.